Küresel piyasalarda gözler veri gündemine çevrildi


Açıklanan verilerden alınan sinyallerin ABD ekonomisinin gücünü koruduğuna işaret etmesi ve bunun da “yumuşak iniş” beklentilerini öne çıkarmasına karşın teknoloji şirketlerinin hisselerinde görülen düşüşler fiyatlamaları zorlaştırdı.


Makroekonomik verilere göre, ABD’de kişisel tüketim harcamaları, temmuzda aylık yüzde 0,5 ile beklentilere paralel artış kaydetti.


Kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de temmuzda aylık yüzde 0,2 ve yıllık bazda yüzde 2,5 arttı. Bu dönemde aylık bazda beklentiler dahilinde artan endeksin yıllık bazda yüzde 2,6 yükseleceği öngörülüyordu. Endeks, haziranda aylık yüzde 0,1, yıllık yüzde 2,5 yükselmişti.


Fed’in enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı, gıda ve enerji kalemlerinin hesaplama dışı tutulduğu çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de temmuzda aylık bazda yüzde 0,2, yıllık bazda yüzde 2,6 arttı.


Endeksteki aylık değişim piyasa beklentisine paralel gerçekleşirken, artışın yıllık bazda yüzde 2,7 olacağı tahmin ediliyordu. Çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi, haziranda da aylık yüzde 0,2 ve yıllık yüzde 2,6 artmıştı.


Ülkede, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla bu yılın ikinci çeyreğinde yıllıklandırılmış olarak yüzde 3 arttı. Söz konusu dönemde büyüme verisinde yukarı yönlü revizyona gidilirken, geçen ay yayımlanan öncü verilerde, ülke ekonomisinin ikinci çeyrekte yüzde 2,8 büyüdüğü öngörülmüştü.


Yılın ikinci çeyreğinde kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksindeki artış yüzde 2,5 olarak kayıtlara geçti. Çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksindeki artış da yüzde 2,8 oldu.


Ülkede, ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı da 24 Ağustos ile biten haftada 2 bin kişi azalışla 231 bine inerken, piyasa beklentilerinin hafif altında gerçekleşti.


ABD’de açıklanan makroekonomik veriler, resesyona girmeden ülkede enflasyonun kontrol altına alınabileceğine işaret etti.


Para piyasalarındaki fiyatlamalarda bankanın yıl sonuna kadar 100 baz puanlık faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakılırken, 50 baz puanlık faiz indiriminin kasım ya da aralıktaki toplantılarda yapılabileceği öngörülüyor.


Analistler, gelecek hafta açıklanacak verilerin ardından söz konusu fiyatlamaların değişebileceğini kaydederek, makroekonomik verilerden alınacak sinyallerin yatırımcıların odağında kalmaya devam ettiğini belirtti.


Gelecek hafta istihdam raporundaki verilerin yatırımcıların odağında olacağını aktaran analistler, özellikle tarım dışı istihdam verisinden alınacak sinyallerin Fed’in gelecek dönem politikalarına ilişkin ipucu verebileceğini söyledi.


Fed yetkilileri de konuya ilişkin sözle yönlendirmelerine devam ederken, Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin, şirketlerin “düşük işe alım, düşük işten çıkarma” yaklaşımında olduğunu belirterek, bunun devam etmesinin olası görünmediğini ifade etti.


Fiyat baskılarının hafiflemesinin, malların ötesinde ekonominin geri kalanında da görüldüğünü söyleyen Barkin, enflasyonun yeniden hızlanmasıyla ilgili endişenin azaldığını kaydetti.


San Francisco Fed Başkanı Mary Daly de faiz indirimlerinin büyüklüğünü bilmek için henüz erken olduğunu belirterek, ekonominin beklendiği gibi gelişmesi durumunda politikayı normal hızda ayarlamanın makul olacağını anlattı.


Ekonominin tahmin edilenden daha fazla zayıflaması halinde daha agresif olmak gerekebileceğini dile getiren Daly, iş gücü piyasasının daha fazla zayıflamasını istemediğini söyledi.


Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic faiz indirimleri konusunda harekete geçme zamanı geldiğini ancak emin olmak istediğini vurguladı.


Bu gelişmelerle, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta 11 baz puan artarak yüzde 3,91’e çıkarken, dolar endeksi haftayı yüzde 1 yükselişle 101,7 seviyesinden tamamladı.


Altının ons fiyatı, yüzde 0,4 azalışla 2 bin 503,4 dolara geriledi.


Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 1,7 yükselişle 76,9 dolardan haftayı tamamladı.


New York borsası karışık seyretti


New York borsası, teknoloji şirketlerindeki satış baskısının etkisiyle geçen hafta karışık seyretti.


Kaliforniya merkezli çip üreticisi Nvidia’nın geliri, 28 Temmuz’da sona eren 3 aylık dönemde 30 milyar dolarla piyasa beklentilerini aşarken, rekor seviyeye ulaştı.


Şirketin net karı da söz konusu çeyrekte yıllık yüzde 168 artarak 16,6 milyar dolara yükselirken, geçen senenin aynı döneminde 25 sent olan hisse başına karı bu dönemde 67 sente çıktı.


Bu gelişmelerle Nvidia’nın hisseleri geçen hafta yüzde 7,7 değer kaybetti.


Analistler, Nvidia’nın en gelişmiş çipi olan Blackwell çiplerinin üretimindeki gecikme ihtimalinin açıklanan olumlu finansal sonuçlara karşın şirket üzerinde satış baskısına neden olduğunu kaydetti.


Diğer çip şirketlerinden Broadcom’un hisseleri yüzde 2,1, Micron’un hisseleri yüzde 6,4 geriledi.


ABD’li teknoloji devlerinden Meta’nın hisseleri yüzde 1,27, Tesla’nın hisseleri de yaklaşık yüzde 2,82 değer kaybetti.


Bu gelişmelerle, Nasdaq endeksi yüzde 0,92 azalış kaydederken, Dow Jones endeksi yüzde 0,94, S&P 500 endeksi yüzde 0,23 yükseldi.


Ağustos ayını Dow Jones endeksi yüzde 1,8, S&P 500 endeksi yüzde 2,3 ve Nasdaq için yüzde 0,7 kazançla tamamladı. Geçen ayki resesyon endişelerine karşın, Fed yetkililerinden gelen “güvercin” mesajlar, açıklanan makroekonomik verilerin ekonominin gücünü koruduğuna işaret etmesi ve Fed Başkanı Jerome Powell’ın Jackson Hole Ekonomi Politikası Sempozyumu’nda faiz indirimlerine yeşil ışık yakması geçen ay New York borsasını olumlu etkiledi.


Gelecek hafta salı imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ISM imalat sanayi PMI, inşaat harcamaları, çarşamba dış ticaret dengesi, fabrika siparişleri, dayanıklı mal siparişleri, perşembe ADP istihdam raporu, haftalık işsizlik maaşı başvuruları, hizmet sektörü PMI, ISM hizmet sektörü PMI, cuma tarım dışı istihdam takip edilecek.


Avrupa borsaları pozitif seyretti


Avrupa borsalarında geçen hafta açıklanan makroekonomik verilerin enflasyonist baskıların azaldığını ortaya koyması ve bunun da Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz indirimi için elini güçlendirmesiyle pozitif bir seyir izlendi.


Almanya ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde çeyreklik bazda yüzde 0,1 daraldı, yıllık bazda değişim göstermedi.


Ülkede, ağustos ayına ilişkin TÜFE aylık yüzde 0,1 azaldı, yıllık yüzde 1,9 arttı. Ülkede, TÜFE temmuzda aylık yüzde 0,3, yıllık yüzde 2,3 artmıştı. Almanya’da temmuz ayında 95,3 seviyesinde yer alan Ekonomi Araştırma Enstitüsü (Ifo) tarafından açıklanan İstihdam Barometresi ağustos ayında 94,8 puana gerilerken, anket sonuçlarına ilişkin yapılan açıklamada, Almanya’daki şirketlerin personel planlamalarında daha temkinli davrandığı belirtildi.


Avro Bölgesinde ise enflasyon aylık yüzde 0,2 olurken, yıllık yüzde 2,2 ile 3 yılın en düşük seviyesine geriledi.


Avro Bölgesinde yıllık bazda haziranda yüzde 0,7 büyüyen şirket kredileri, geçen ay yüzde 0,6 artış kaydetti, tüketici kredileri de 2023’ün aynı dönemine göre yüzde 0,5 yükseldi. Analistler, bölgede açıklanan verilerin ekonomik aktiviteye ilişkin endişeleri beslemeye devam ettiğini belirtti.


Bölgede, enflasyonist baskıların azalması faiz indirimi için ECB’ye uygun bir ortam sundu.


Fed’in eylülden itibaren faiz indirimlerine yeşil ışık yakmasının ardından ECB’nin sene sonuna kadar en az iki faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakılırken, toplamda üç faiz indirimi ihtimali de masada duruyor.


Bu gelişmelerle, avro/dolar paritesi, haftayı yüzde 1,3 azalışla 1,1049’dan tamamladı.


İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,59, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,71, İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 2,14, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 1,47 değer kazandı.


Ağustos ayını İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,10, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 1,32, İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 1,80, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 2,15 kazançla tamamladı.


Gelecek hafta pazartesi Avro Bölgesinde imalat sanayi PMI, çarşamba Avro Bölgesinde ve Almanya’da hizmet sektörü PMI, Avro Bölgesinde Üretici Fiyat Endeksi, cuma Avro Bölgesinde büyüme izlenecek.


Asya borsaları karışık seyretti


ABD’deki teknoloji hisselerinde görülen satış baskısının Asya piyasalarında da etkili olduğu görülürken, bölge genelinde geçen hafta karışık bir seyir öne çıktı.


Çin ekonomisine yönelik endişeler ve Japonya’da faiz artırımlarının devam edeceği yönündeki tahminler bölge genelinde risk algısını beslemeyi sürdürüyor.


Çin Merkez Bankası (PBoC), temmuzdaki 20 baz puanlık indirim ardından bu ay politika faizini sabit tuttu.


Banka, Orta Vadeli Kredi Aracı (MLF) ile piyasaya yüzde 2,3 faizle 300 milyar yuan (42,2 milyar dolar) nakit aktardı. Ancak daha önce verilen 401 milyar yuan (56,3 milyar dolar) kredinin vadesi 15 Ağustos’ta dolduğundan bankacılık sisteminden 101 milyar yuan (14,1 milyar dolar) net nakit çıkışı oldu. PBoC, temmuz ayında politika faizini yüzde 2,5’ten yüzde 2,3’e çekmişti.


Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkan Yardımcısı Ryozo Himino, yaptığı açıklamada, bankanın finansal piyasalardaki gelişmeleri yakından izleyeceğini vurgulayarak, ekonomi ve fiyatların beklendiği gibi büyümeye devam etmesi halinde para politikasının sıkılaştırılmasına devam edileceğini söyledi.


Ayrıca Japonya’da bölgede etkili olan Şanşan Tayfunu nedeniyle Toyota Motor şirketi, ülke çapındaki fabrikalarında faaliyetlerine ara verme kararı aldı.


Bölgede açıklanan verilere Japonya’da ağustos tüketici güven endeksi 36,7 ile beklentilerin altında gerçekleşti.


Japonya’da, ağustos ayına ilişkin Tokyo Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 2,6 artarak, çekirdek Tokyo TÜFE de yüzde 2,4 artışla beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Ülkede, sanayi üretimi aylık yüzde 2,8, yıllık yüzde 2 artarak beklentilerin altında gerçekleşti. Japonya’da ayrıca perakende satışlar da aylık yüzde 0,2, yıllık yüzde 2,6 artışla beklentileri karşılayamadı.


Analistler, ülkede açıklanan Tokyo TÜFE verisinin piyasalarda BoJ’un ileriki aylarda da fazla faiz artırımı yapacağı yönündeki beklentileri canlı tuttuğunu söyledi.


Kurumsal tarafta dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi BYD’nin net karı yılın ikinci çeyreğinde agresif fiyatlandırma politikasına rağmen yıllık yüzde 32,8 artışla 9,1 milyar yuana (1,27 milyar dolar) ulaştı.


Öte yandan dolar/yen paritesi haftayı yüzde 1,5 artışla 146,2’den tamamladı.


Bu gelişmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,74, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 2,14 değer kazanırken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,43, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1 değer kaybetti.


Ağustos ayını Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,16, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 3,29, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 3,47 kayıpla, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 3,72 kazançla tamamladı.


Gelecek hafta pazartesi Çin’de imalat sanayi PMI, çarşamba Çin’de hizmet sektörü PMI takip edilecek.


Yurt içinde gözler büyüme ve enflasyon verilerine çevrildi


Yurt içinde, geçen hafta yükseliş eğilimi öne çıkarken, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 1,71 değer kazanarak, 9.833,22 puandan tamamladı.


Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,3 üstünde 34,0817’den tamamladı.


Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında toplanan Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısının ardından yapılan açıklamada, uygulanan Orta Vadeli Program’ın (OVP) olumlu sonuçlarının pek çok alanda alınmaya başlandığı, bu kapsamda, haziran ayında başlayan dezenflasyon sürecinin devam ettiği ifade edildi.


Öte yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), parasal aktarım mekanizmasını desteklemek amacıyla zorunlu karşılık uygulamasında değişikliğe gitti. Buna göre, Gerçek kişi TL mevduat payı yüzde 45 ila yüzde 50 arasında bulunan bankalar için aylık artış hedefi 0,8 puana yükseltilirken, gerçek kişi TL mevduat payı yüzde 60’ı geçen bankalar için aylık artış hedefi kaldırılarak yüzde 60’ın üzerinde kalınması koşulu getirildi


Kur Korumalı Mevduat’ın (KKM) TL’ye geçişine ve yenilenmesine ilişkin toplam hedef hesaplamasına tüzel kişi KKM dahil edilirken, TL mevduat için tesis edilmesi gereken zorunlu karşılık tutarına TL’ye geçiş oranı seviyesine göre uygulanan faiz oranı üst sınırı, politika faiz oranının yüzde 84’üne yükseltildi.


Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.850 ve 10.000 seviyelerinin direnç, 9.650 ve 9.500 puanın destek konumunda olduğunu ifade etti.


Gelecek hafta pazartesi büyüme ve imalat sanayi PMI, salı enflasyon, çarşamba reel efektif döviz kuru, cuma hazine nakit dengesi, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings’in beklenen Türkiye değerlendirmesi takip edilecek.


Beklenti anketine katılan ekonomistler, Gayrisafi Yurt içi Hasıla’nın (GSYH) bu yılın 2. çeyreğinde yıllık bazda yüzde 3 arttığını tahmin ediyor.


Ekonomistlerin 2024 yılının tamamına ilişkin büyüme beklentilerinin ortalaması ise yüzde 3,24 oldu. Söz konusu beklentiye ilişkin tahminler en düşük yüzde 3, en yüksek yüzde 3,50 olarak kayıtlara geçti.


Ağustos ayında Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) yüzde 2,64 arttığını tahmin eden ekonomistlerin ağustos ayı enflasyon beklentilerinin ortalamasına göre, bir önceki ay yüzde 61,78 olan yıllık enflasyonun yüzde 52,20’ye ineceği öngörülüyor.


Öte yandan, ekonomistlerin 2024 sonu enflasyon beklentisi ağustosta yüzde 42,84 oldu.

Başa dön tuşu