Bakan Kacır: Yatırım iştahından ziyadesiyle memnunuz


Kocaeli Gebze V (Kimya) İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde (GEBKİM) faaliyete başlayan Beta Kimya Yeni Üretim Kampüsü’nün açılış töreninde konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, sanayinin kalbinin attığı Kocaeli’nin, her zaman yeni yatırımlarla anılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.


BETA Kimya GEBKİM Kampüsü’nün, 10 farklı kategoride pek çok sektörün yapıtaşı 200’den fazla ürünün mutfağı olacağına işaret eden Kacır, 1,7 milyar liralık yatırım bedeli, 30 bin metrekare kapalı alanıyla da Orta Doğu ile Doğu Avrupa’nın en büyük yapıştırıcı ve tutkal tesisi olma özelliğini taşıdığını söyledi.


“Bu tesisle bugüne kadar hep ithal ettiğimiz, silanla termine edilmiş poliüretan yapıştırıcı ve dolgu ürünlerini ilk kez ülkemizde üretmeye başlıyoruz.” diyen Kacır, ülkenin tarihi projelerinden Togg, savunma ve havacılık gibi stratejik sektörlerin önemli girdisini yurt içinden temin edileceğini kaydetti.


Kacır, 500 kişiye istihdam sağlayacak tesiste üretilecek yüksek katma değerli ürünlerin, dünyanın 5 kıtasında 150 ülkeye ulaşacağını aktararak, “Kampüsümüz, çevreci üretim anlayışıyla ekonomimizin yeşil dönüşümüne katkı sunacak. 36 yıldır emekleriyle Türk kimya sektörüne değer katan Beta Kimya ailesini, kıymetli ve vizyoner yatırımlarından dolayı Adil Pelister Beyi yürekten kutluyorum.” diye konuştu.


“Uyguladığımız programlar kimya alanındaki projelere 9 milyar lira katkı sağladı”


Bakan Kacır, günümüz dünyasında söz sahibi olmanın, küresel pazara yön verebilen inovatif ürün ve hizmetler sunmakla ve vizyoner bakış açısıyla doğru alanlara doğru zamanda yatırım yapmakla mümkün olduğunu vurguladı.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde büyük ve güçlü Türkiye olma yolunda, yatırım, istihdam, üretim ve ihracattan taviz vermediklerinin altını çizen Kacır, Milli Teknoloji Hamlesi vizyonuyla yenilikçi, katma değeri yüksek stratejik ürünleri yerli ve milli olarak geliştirmek ve rekabetçi şekilde dünyaya ihraç etmek için var güçleriyle çalıştıklarını anlattı.


Kacır, bu doğrultuda, sanayi, üniversiteler, teknoloji ve girişimcilik ekosistemi ve gençlerle yol yürüdüklerini belirterek, şöyle devam etti:


“Kimya sektörü, enerji, tarım, sağlık, ulaştırma, gıda, inşaat, elektronik, tekstil ve çevre gibi farklı alanlara sağladığı yüksek katma değerli ürünler ve bu sektörlerde inovasyonu tetikleyici rolü itibarıyla Türkiye, adım adım küresel üretim üssüne dönüşürken stratejik sektörlerin başında yer alıyor. Bugünün dünyasında yenilikçi kimya teknolojileri, batarya üretiminde, yeni nesil çip üretiminde, petrol türevlerinin yerini alacak yenilenebilir hammaddelerin üretiminde öncü rolüyle geleceğin teknolojilerine kapı aralamakta. 70 binin üzerinde ürünü kullanıcılarla buluşturan sektör, tedarik zincirlerinde oluşturduğu ileri ve geri bağlantılarla sanayimizin gelişimi için kilit rol üstlenmekte. Ana ve yan sanayisi geliştikçe, tüm üretim altyapımız için katalizör rolü olan ve Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimize ulaşmada, teknoloji odaklı üretim ve büyümemizde anahtar role sahip bir sektörden bahsediyoruz. Bu sektörün rekabetçi üretim ve teknoloji geliştirme altyapısını güçlendirmek için desteklerimizi çok boyutlu sürdürüyoruz. TÜBİTAK, KOSGEB ve kalkınma ajanslarımız vasıtasıyla uyguladığımız programlar, kimya alanındaki projelere 9 milyar lira katkı sağladı.”


Bakan Kacır, sektördeki AR-GE ve yenilik kapasitesinin gelişiminin de hassasiyetle üzerinde durdukları bir diğer konu olduğuna değinerek, “Teknoparklarımız bünyesinde faaliyet gösteren 200 firma ve birçoğu sanayi tesislerimizin bünyesinde yer alan 74 AR-GE merkezimiz, kimya sektöründe gerçekleştirdiği yenilikçi AR-GE projeleriyle sektörümüze AR-GE ve inovasyon gücü veriyor.” dedi.


Bu destek mekanizmalarının yanında, oluşturdukları planlı sanayi alanlarıyla da müteşebbislere dünya standartlarında altyapıya sahip yatırım alanları sunduklarından bahseden Kacır, Türkiye’de kurdukları 37 endüstri bölgesinin 7’sinin kimya sektörüne tahsis edildiğini bildirdi.


Kacır, bugün planlı sanayileşmenin bel kemiği organize sanayi bölgelerinin 122’sinde kimya tesisi yer aldığını dile getirerek, burada faaliyet gösteren firmalarda ise yaklaşık 70 bin emekçinin istihdam edildiğini belirtti.


Planlı sanayileşmenin, kimya sektörünün rekabetçiliği için bir tercihten öte ihtiyaç olduğuna dikkati çeken Kacır, kimya sektöründe kümelenme, sektörün güçlü tedarik bağları nedeniyle önemli rekabetçi üstünlük sunduğunu, ayrıca çevresel etkilerin çözümünü kolaylaştırdığını kaydetti.


Kacır, bu durumu desteklemek üzere bugüne kadar 4 Kimya İhtisas OSB’si kurduklarını aktararak, açılışı yapılan tesisi de bünyesinde barındıran Kocaeli-Gebze V (Kimya) İhtisas OSB’nin bunlardan biri olduğunu, 247 hektar alanda faaliyet gösteren OSB’de 3 bin 500’den fazla istihdam sağlandığını ifade etti.


Sektördeki yatırımları desteklemek üzere kullandıkları önemli bir mekanizmanın da yatırım teşvik sistemi olduğunu anlatan Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:


“2012’den bu yana kimya sektöründe, sabit yatırım tutarı yaklaşık 450 milyar lira olan 1700’den fazla yatırım için Bakanlığımız yatırım teşvik belgesi düzenledi. Söz konusu yatırımlarla 50 binden fazla istihdamın önünü açtık. Beta Kimya GEBKİM Kampüsü de yatırım teşvik sistemiyle katkı sunduğumuz yatırımlardan biri. Yatırımlara sağladığımız teşviklere ek olarak, sektördeki firmaların yeni ürün ve süreç geliştirmesine yönelik projelere uçtan uca destek sağlıyoruz. Stratejik ürünlerde cari açığımızı azaltmak üzere hayata geçirdiğimiz Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programımızın Sağlık ve Kimya Çağrısı kapsamında, kimya sektöründe AR-GE büyüklüğü 157 milyon lira ve toplam proje büyüklüğü yaklaşık 4 milyar 600 milyon lira olan 23 projeyi destekledik. Tüm bu attığımız adımlarla kimya sanayinin 30 milyar dolarla 2022 yılında ihracat yapan endüstriler arasında üst sıralarda yer alması, memnuniyet verici. Bu başarımızda hiç şüphesiz sanayicilerimizin, girişimcilerimizin ve emekçilerimizin rolü çok büyük.”


“Sektörümüzün yeşil dönüşüm odaklı projeleri için kuvvetli finansman destekleri sağlayacağız”


“Kimya hala cari açığımız olan alanlardan biri” diyen Kacır, bu sorunun çözümünün ise yerli hammadde ihtiyacını karşılamaktan, katma değeri yüksek, çevre dostu ve rekabetçi ürünler üretebilmek, yenilikçi kimya teknolojilerinde daha çok yer almaktan geçtiğini kaydetti.


Bakan Kacır, konuşmasına şöyle devam etti:


“Bu doğrultuda Türkiye Yüzyılına adımımızı atarken, kimya endüstrinin can damarı olan büyük ölçekli ve entegre petrokimya yatırımlarını uluslararası işbirlikleriyle adım adım ülkemize kazandırıyoruz. Küresel yatırımcıların, petrokimya yatırımları için ülkemize ilgisi yüksek. Yatırım iştahından ziyadesiyle memnunuz. Önümüzdeki dönemde yatırım müjdelerini kamuoyuyla paylaşacağız. Bu yatırım iştahında kuşkusuz ülkemizdeki siyası istikrar ve güven, ülkemizin cazip yatırım ortamı, nitelikli işgücü, yatırımcı dostu teşvik uygulamalarımız ön plana çıkmakta. Aynı zamanda kimya sektörümüzün en önemli girdileri olan hammadde ve enerjide dışa bağımlılığımızı azaltmak üzere attığımız kritik adımların da etkisi çok büyük.


Bugün ülkemizde yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik kurulu gücümüzdeki payı yüzde 54’ü aştı. Karadeniz’de gerçekleştirdiğimiz doğal gaz keşifleriyle petrol ve doğal gaz kaynaklarında öz yeterliliğini sağlama yolunda önemli bir adım attık. Yeni yatırımları ülkemize çekerken sektörümüzün başta Avrupa Birliği düzenlemeleri karşısında rekabetçiliğini korumak ve teknoloji geliştirme kabiliyetini artırmak üzere özel sektörden paydaşlarımızla işbirliği içinde Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritasını hazırladık. Dünya Bankası ile hayata geçireceğimiz ‘Türkiye Yeşil Sanayi Projesi’ ile de önümüzdeki dönemde, sektörümüzün yeşil dönüşüm odaklı projeleri için kuvvetli finansman destekleri sağlayacağız.”


“13 gündür büyük bir mezalim yaşanıyor Filistin topraklarında”


Türkiye’nin kalkınma yolculuğunda kimya sektörünün her daim yanında olmaya, gelişimini sağlayacak her türlü yatırımı desteklemeye devam edeceklerini vurgulayan Kacır, “Yatırımlarıyla sağladıkları istihdam, gerçekleştirdikleri üretim ve ihracatla AR-GE faaliyetleriyle büyük ve güçlü Türkiye’ye giden yolun taşlarını döşeyen tüm yatırımcılarımızla alın ve akıl terini esirgemeyen emekçilerimizle dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer almak için kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.


Kacır, bütün yatırımları, Türkiye’yi aydınlık yarınlara taşıyabilmek, tam bağımsız ve müreffeh kılabilmek adına gerçekleştirdiklerini anlatarak, “Biliyoruz ki Türkiye’nin tam bağımsız olabilmesi, müreffeh olabilmesi, Türk ekonomisinin güçlü olabilmesi; sadece Türk milleti için değil, dünyadaki bütün mazlumlar ve mahzunlar için çok kıymetlidir. Bu ülke; dünyadaki tüm mazlumların, mahzunların, masumların umut ışığıdır. 13 gündür büyük bir mezalim yaşanıyor Filistin topraklarında. İsrail çocuk, kadın, hasta, yaralı demeden masumları katlediyor, öldürüyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu mezalimin durabilmesi için tüm imkanlarımızı seferber etmeye devam ediyoruz. Biliyoruz ki en önemli unsur; Türkiye’nin kuvvetli olmasıdır. İşte bu yatırımlarla Türkiye bugünkünden çok iyi, öyle kuvvetli bir noktaya gelmeli ki dünyadaki hiçbir zalim, hiçbir masumun canına kıymaya cesaret edemez hale gelsin. İnşallah bunu Türk yatırımcısıyla Türk girişimcisiyle Türk emekçisiyle hep birlikte gerçekleştireceğiz.” ifadelerini kullandı.

Başa dön tuşu