Türkiye’nin kozmetik ürünler ihracatı 2023’te bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 2’lik artışla 1 milyar 282 milyon dolar seviyesinden 1 milyar 303 milyon dolara yükseldi. Bu kategoride sabun, ıslak mendil ve şampuanlar gibi ürünler yer alıyor.
Kozmetik ürünlerinin ithalatı ise 2022’de 805 milyon dolardan yüzde 11’lik azalışla geçen yıl 715 milyon dolara geriledi.
Temizlik ürünleri kategorisinde 2022’de 602 milyon dolar olan ihracat 2023’te yüzde 10’luk artışla 661 milyon dolara çıkarken, ithalat ise bu dönemde 788 milyon dolardan yüzde 19 azalışla 641 milyon dolara düştü.
Temizlik için kullanılan bir diğer kategori olan hijyenik kağıt ürünlerindeki ihracat 2023’te bir önceki yıla göre yüzde 14’lük artışla 1 milyar 41 milyon dolardan 1 milyar 184 milyon dolara yükseldi. Bu kategorideki ithalat ise aynı dönemde 98 milyon dolardan 117 milyon dolara çıktı.
Böylece genellikle temizlik ve kişisel bakım için kullanılan ürünlerde 2022’de 2 milyar 925 milyon dolar ihracat gerçekleşirken geçen yıl bu rakam yaklaşık yüzde 8’lik artışla 3 milyar 148 milyon dolara yükseldi.
Söz konusu dönemde aynı ürünlerdeki ithalat ise 1 milyar 691 milyon dolardan 1 milyar 473 milyon dolara geriledi.
150’den fazla ülkeye kozmetik ürün ihraç ediliyor
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayi Meclisi Başkanı Ahmet Pura, kozmetik ürünlerde küresel pazarda en büyük paya sahip ülkelerin ABD, Çin ve Japonya olduğunu söyledi.
Kozmetik sektöründe başta cilt ve güneş bakımı, saç bakımı ürünleri, deodorantlar ve kokular ile makyaj malzemeleri gibi renkli kozmetiklerin olduğunu belirten Pura, ağız/diş sağlığını korumaya yönelik olanlar ve tıraş ürünlerinin de öne çıkan gruplar arasında dikkati çektiğini anlattı.
Pura, Türkiye’nin geçen yıl 150’den fazla ülkeye kozmetik ürün ihraç ettiğini belirterek, en fazla paya sabun ve ıslak mendil grubu ürünlerinin sahip olduğunu, bunların da büyük oranda ABD, Irak ve Rusya Federasyonu’na ihraç edildiğini aktardı.
Parfüm ihracatının Rusya ve Birleşik Krallık’a yoğunlaştığını ifade eden Pura, ihracatta en düşük paya sahip olan ağız bakım ürünlerinin ise çoğunlukla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Ukrayna’ya gönderildiğini söyledi.
Pura, son 10 yıldır kozmetik ürünlerde dış ticaret fazlası verdiğinin altını çizerek “Gelecek yıllarda da sektörümüzün bu katkıyı sağlamaya devam edeceğine inanılıyor. Orta vadede kozmetik sektörünün ihracat hedefinin 1,7 milyar dolar olmasını, ithalatın ise 0,9 milyar dolar seviyelerinde tutulmasını söyleyebiliriz.” diye konuştu.
Kovid-19 sonrası alışkanlıklar devam ediyor
Kovid-19 salgını dönemiyle evlerde daha çok zaman geçirildiğini hatırlatan Pura, bu dönemde küreselde öne çıkan kategorilerin kişisel bakım ve cilt bakım ürünleri olduğunu belirtti. Pura, söz konusu ürünlerde gelişen yoğun ilginin alışkanlık oluşturduğunu ve salgın sonrası da devam ettiğini anlattı.
Bu dönemde maske kullanımı nedeniyle ten ve dudak makyajı ürünleri kullanımının azaldığını söyleyen Pura, bu ürünlerin salgın sonrası yeniden talep gördüğünü belirtti.
Pura, şöyle konuştu:
“Göz makyajı ürünlerinin kullanımı ise Kovid-19 döneminde maske nedeni ile daha da hız kazanmıştır. Parfüm kategorisi de yine bu süreçte yavaşlama gösteren ancak dönemin bitişi sonrasında hız kazanan bir kategoridir. Tüketiciler, güvenlilik endişelerinin giderek daha artması nedeni ile küresel olarak sürdürülebilirlik ajandasını daha yoğun şekilde takip etmeye başlamış olup ürün güvenliliği, bileşen hassasiyeti, yanıltıcı olmayan ürün tanıtımları gibi konular küresel boyutta daha kritik hale gelmiştir.”
Pura, salgın döneminde kolonya kullanım alışkanlığının evlere geri döndüğünü belirterek, söz konusu dönemde olduğu gibi tüketilmese de kullanıcıların evlerinde ya da çantalarında sıklıkla bulundurduğu bir ürün olduğunu söyledi.
