Mücevher İhracatçıları Birliği İdare Heyeti Lideri Mustafa Kamar, sektör hakkında değerlendirmelerde bulundu, karşılaştıkları birtakım meseleleri aşmak hedefiyle gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında bilgi paylaştı.
“İhracatta En Yüksek Performansı Gösteren Sektörüz”
Mustafa Kamar, mücevher ihracatçıları olarak son bir yıldır ne kadar stratejik bir bölüm olduklarını anlatmaya çalıştıklarını belirtti. 2019 yılının birinci 6 ayında Türk mücevher ihracatının 1 milyar 600 milyon dolar sayısına ulaştığını bildiren Kamar, 12 ayda ihracatın 3 milyar 250 milyon dolardan 4 milyar 400 milyon dolara yükseldiğini kaydetti. Türkiye’deki ihracat artışının yüzde 4,8 olduğunu belirten Kamar, “Türkiye ihracatında, yüzde 35 artış yapan birinci bölüm konumundayız. En yüksek performansı gösteren kesimiz.” dedi.
İhracat performansının artarak devam edebilmesi için pazarlama ve satış stratejilerinde değişikliğe gittiklerini anlatan Mustafa Kamar, şunları söyledi:
“(Gezinen kurt yatan aslandan iyidir) mantığıyla biz müşterilerimizin ayağına gitmeye başladık. Biz artık senede 10 tane fuarımız dışında Suudi Arabistan’a gidiyoruz, bir otel kapatıyoruz, bölgenin en güzel alıcılarını davet ediyoruz. Katar’da da birebirini yaptık. Şu anda da 21- 25 Ağustos tarihlerinde Miami’de yapacağımız road showa hazırlanıyoruz. Miami, büsbütün Güney Amerika ve ABD pazarı için yapılan bir çalışma… Türkiye’den 30 firmayı, bölgenin en değerli 200 potansiyel alıcısıyla bir ortaya getireceğiz. Birebirini Dubai’de yapacağız. Dubai müşterisi için değil bütün Afrika ve Ortadoğu müşterisi için… Birebirini Hong Kong’da yapacağız, bütün Orta Asya ülkeleri için…”
“Sektörün Önündeki Taşların Temizlenmesi Lazım”
Sektörün potansiyelinin yükselmesi için “önündeki taşların temizlenmesi” gerektiğini vurgulayan Mustafa Kamar, “Kredi kartı ile ilgili sıkıntımız vardı. Dalın içeride güçlü olması lazım ki dışarıda da güçlü olsun mantığından hareket ettik. Aslında bunun yararını da gördük. Bize 4 taksit geldikten sonra satışlarımız en az teğe bir arttı. Bu 4 taksit gelmeden evvel kuyumculuk dalı inanılmaz dertliydi. Şu anda iç pazarın dinamiklerini eskisi üzere olmasa da sağlamış olduk.” dedi.
Bir diğer ezayı kambiyo muamelelerinde (döviz) satış meblağı üzerinden binde 1 oranında banka ve sigorta muameleleri vergisi (BSMV) alınması konusunda yaşadıklarını anlatan Mustafa Kamar, “Biz dedik ki, bunu ihracatçıya yapmayın. Zira ihracatçılar devamlı alıyor, veriyor. Bu binde 1 sayısı bile büyük fark ediyor. Daha sonra bunu da düzenlediler.” diye konuştu.
ABD’nin, Türkiye'yi, ticarette vergi avantajı sağlayan Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi (GTS) kapsamındaki ülkeler listesinden çıkarmasının da bölüme olumsuz tesirleri olduğunu hatırlatan Kamar, “Biz artık yüzde 5,7 mertebesinde konulan bu vergiyi nasıl aşabiliriz diye çalışıyoruz. Miami’deki fuar bu açıdan da çok ehemmiyet taşıyor” dedi.
Yolcu Beraberinde Getirilen 3 Kg. Altın Konusu
Yolcu beraberinde 3 kilogram altın getirebilme konusunda da çalışmaların sürdüğünü anlatan Mustafa Kamar, şunları söyledi:
“Bunu biz yaklaşık 8 aydır anlatıyoruz. Şu anda Hükümet bazında da, bürokrasi bazında da herkesin başı yatıyor. En son görüştüğümüz ünite MASAK… Biz, yolcu beraberinde 3 kg altını getirdiğimiz vakit rastgele bir formda OECD kriterleri yahut kara para aklama üzere mevzuların içerisine girer mi girmez mi konusuna geldi. Bizim yaptığımız bu ticaretin büsbütün kuyum hurdasından oluşan altın ticareti olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. En son önümüzdeki hafta Salı günü OECD’nin burada çok büyük bir toplantısı var. OECD para hareketleri ve kuyum hareketlerinin sisteme uygunluğunun hakikat olup olmadığıyla ilgili istişareye geliyor. Artık 3 kilogram altın taşıma işini yaptığımız vakit şöyle de bir şey olacak. İç piyasa dinamiklerinde de hareketlenme olacak. Biz bu ticareti yaptığımız vakit yalnızca başlangıçta en az 4-5 milyar dolarlık yıllık altın girişi olacağını hesaplıyoruz. Yolcu beraberinde getirilecek 3 kilogram altın başlangıçta bu kadar hacim yaratacak. Ve bu Türkiye’nin yurtdışından 4-5 milyar dolarlık altın almasını da bitirecek. Cari açığa da çok kıymetli yararı olacak.”
TOBB’un CET Karnesi’ndeki Teminat Mektubu Oranları
Mustafa Kamar, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından verilen, gümrüksüz sirkülasyon dokümanı CET Karnesi’nde, teminat mektubu oranları konusunda çalışma yapılması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:
“Dünyadaki tüm kuyumcular potansiyel bir müşteridir. Fuarlar dışında tüm satışlarını bu yolla yapmaya çalışır. Gerek fuar esnasında gerekse fuar dışında yaptığı ve yapacağı satışlar için yanında taşıdığı, kıymeti ortalama 400 bin dolar ve 1 milyon dolar ortasında hatta daha yüksek sayılarda örnek setlerle fuarlara katılır ve pazarlamasını yapar. Bu örnek setle yurtdışında dolaşabilmesi için ülkeler ortası gümrüksüz dolanım dokümanı olan CET Karnesi’ne gereksinim vardır. Türkiye’de gümrüksüz deveran evrakını TOBB vermektedir. TOBB, bu dolanım dokümanını verirken firmalardan oluşabilecek vergi yükümlülükleri için teminat mektubu almaktadır. Bu teminat mektubu oranı yüzde 30 ile 50 ortasında olmakla bir arada TOBB genelde yüzde 50’ye varan teminat mektubu alır. Mesela 2018 yılında biz 700 tane CET Karnesi almışız ve 35 milyon dolar teminat mektubu vermişiz. Bu sadece İstanbul’dan alınan bir de… Türkiye geneli, İzmir’den, Adana’dan, Ankara’dan ihracatçımız var. Hasebiyle bizim için çok kıymetli. Bunu TOBB ile konuştuk.
‘Bu işbirliğimizi arttırmak için ne yapabiliriz? Nasıl daha rahat yurt dışına pazarlamaya gidebiliriz? Siz bizi nasıl daha rahat desteklersiniz?” diye konuşmalarımız oldu. Onlar da sağ olsunlar bilhassa Türkiye’deki ihracatın ve ticaretin iç piyasada arttırılması için çalıştıklarından bizim mevzumuzu incelediler. Baktılar ki biz mikro bir bölümüz. Sahiden çanta bazında alıyoruz, dolaşıyoruz, dünyanın her yerine gidiyoruz. daha fazla onlar bizim kesimle ilgili sorumluluk almayı kabul ettiler. Geçen Pazar günü toplantıları vardı. Bu da çok kıymetli, şayet bunu başarırsak ihtilal niteliğinde bir olay olacak Türkiye’de kuyumculuk bölümü için. Bizim daha rahat dolaşmamızı sağlayacak ortam hazırlayacaklar. Büyük ihtimalle kendileri ülkelerle konuştukları vakit, nasıl TOBB vakit zaman dala kredi vermek için takviye veriyorsa, nasıl bankalarla işbirliği yapıp iç piyasada özel bölüme dayanak veriyorsa, büyük ihtimalle bunu yapacağı yerlerden bir tanesi teminat mektubu oranlarında sorumluluk almak olacak. Biz bu teminat mektuplarını vermeye olağan ki devam edeceğiz. Zira bütün riskin TOBB’un üstüne kalmasını olağan ki istemiyoruz.”
